Kök (bitkilerin kökleri) yapısı, işlevleri

Bitkilerin köklerinin önemi, görevleri, yardımcıları ve bu doğrultuda bitkilerimizin daha iyi gelişmeleri için nelere dikkat etmeliyiz?

Sağlıklı bir şekilde bola saçaklanmış bitki kökleri.

Burada konumuz ağırlıklı olarak normal topraklarda yetişen bitkilerin kökleri üzerinedir. Kökler hakkında kuru bilgiler sıralamadım. Herkesin işine yarayacak şekilde kökleri tanıtmaya çalıştım.

Köklerin başlıca üç hayati görevi

Bitkilerin topraktan su alma ve gübreler sayesinde topraktan azot, fosfor, potasyum, demir, kalsiyum vesaire elementleri alma gibi kök görevlerini herkes bilir. Çok önemli bir vazifeleri daha var ki bunu çok kişi bilmez. O ise, yapraklarda fotosentez ile üretilen besin ve enerjilerin köklerde depolanmasıdır. Dolayısıyla bir bitkide kök sistemi ne kadar güçlü ise, o bitki o kadar coşkulu gelişme potansiyeline sahip demektir. Ve bu sayede, bazı bitkiler çok fazla budandıktan sonra eskisinden daha hızlı gelişir. Hatta budamadan önceki halini sadece birkaç ayda alırlar. Fakat eğer kökleri yeterince güçlenmiş değilse fazla budama tam tersine fidanı büsbütün zayıf düşürecektir.

Yapılarına göre bitkilerin kökleri

Çok kaba genellemelerle kökleri kazık kök, saçak kök gibi sınıflayanlar var. O genellemelere girmeyeceğim. Yapılarına bakarsak, bazıları daha fazla besin depoluyor, bazıları çok derinlere ulaşmaya çalışıyor, bazıları ise derinleri sevmeyip toprak yüzeyine her yöne yayılırlar. Bu özellikler bitkiden bitkiye değiştiği gibi aynı bir bitkinin her çeşitlilikte kökler geliştirdiğini de görebiliriz. Esas bilmemiz gereken şey, köklerin sürekli çok ince hassas kılcal kökler geliştirmesi ve onların sayesinde topraktan su ve elementler almasıdır. Bitki sağlığında köklerin kılcal uzantılarının varlığı, sağlıklı kalabilmeleri ve doğru çalışabilmeleri hayati önem taşır. Bu meseleyi aşağıda bahsettiğim faktörlere göre düşünmeliyiz.

Kök sağlığını etkileyen faktörler

Bitkilerin köklerine, en çok da köklerdeki hassas kılcal uzantılara ve o uzantıların emici hassas dokularına zarar verecek etkenler toprakta pek çoktur. Ama, doğal ve organik özelliği yüksek topraklarda o zararları bertaraf edecek zengin çeşitlikte mikroorganizmalar var. Ve onların sayesinde bitkiler korunur. Köklere zarar veren ve/veya koruyan, kimyasal ve organik maddelerden kısaca bahsetmek gerekirse:

Kimyasal etkenler

İnsan müdahalesi olmaksızın araziden araziye değişen farklılıklar var. Toprağın pH derecesi, tuzluluk (EC) derecesi ve içerdiği element miktarları toprakların kimyasal özelliklerini oluşturur. Bu kimyasal özellikler ise bitkileri ve bitki köklerini iyi veya kötü yönde etkiliyor. Kimyasal özelliklerin insanlara çıkardığı zorluk ise aslında bitkilerin özelliklerine bağlıdır. Yani mesela bazı bitkiler düşük pH ister, bazıları nötr, bazıları ise biraz yüksek pH istiyor. Örneğin açelya bitkisi çok düşük pH derecesinde mutlu gelişirken bazı bitkiler o  asitliliğe dayanamaz, kökleri yanar ve çürür. Ayrıca, tuzluluk etkisi de onun gibi her bitki türüne aynı olmaz. Çok yüksek pH köklerin hassas emici yerlerinin işini zorlaştırır, fazla düşük pH onları yakar, aşırı yüksek tuzluluk da aynen çok düşük pH gibi o hassas kılcal kökleri yakıp çürütür. Kısaca, hangi bitkinin nasıl özellikleri olduğunu ve nasıl şartları sevdiğini bilmek lazım. Ancak ondan sonra o bitki için toprağı nasıl düzenleyeceğimizi, ıslah edeceğimizi düşünmeliyiz.

Organik etkenler

Öncelikle bilelim ki iyi toprak demek yüksek karbon oranına sahip ve aynı zamanda organik çürüntülerce zengin toprak demektir. Böyle bir topraktaki mikroorganizma çeşitliliği ve bolluğu ise toprağın bereketini, verimliliğini kat kat arttırır. Kökler böyle bir toprakta pekçok olumsuz faktörlerden korunur.

Mikroorganizmaların kökleri koruması

Topraktaki mikroorganizmalar yukarıda bahsettiğim zararları büyük ölçüde etkisiz hale getirebilir. Fakat, bunun için toprağın karbon oranının yüksek olması gerekiyor. Ayrıca, mikroorganizmaların beslenebilecekleri organik maddelerin olması da şart. Eğer şartlar yerinde ise, ve kimyasal ilaçları fazla kullanmazsanız, o toprakta bitki kökleri mikroorganizmalar sayesinde korunur.

Özellikle köklerle ortak yaşama geçen bazı mantar türleri var ki, kökleri korumakla kalmazlar, toprak içinde her yöne ve derinliklere kadar ağ şebekesi gibi gelişmişlikleriyle, köklerin bulunduğu yerde toprak kupkuru kalsa bile, daha derinlerden aldıkları suyu ve elementleri köklere iletir, bitkiyi beslerler. Bu mantarlar çok geçirgen bir köpüksü zar gibi kökleri kaplamış halde olarak köklerle ortak yaşama geçmiş olan, son derece faydalı mikroorganizmalardır. Nitekim günümüzde önem verilen Xeriscaping çalışmalarında bu tip mantarları değerlendirmek üzere araştırmalar yapılıyor.

Topraktaki faydalı organizmaların zarar görmemeleri için çok mecbur kalmadıkça bitkilerinize ilaçlama yapmayın. Ve eğer ilaç kullanmanız gerekiyorsa, tam gerektiği kadar kullanın. Asla aşırıya kaçmayın. Suni gübreleri de aynen onun gibi, eğer organik gübre kullanma imkanınız yoksa, suni gübreleri gerekenden zerre kadar fazla kullanmamaya büyük titizlik gösterin.

Saksı bitkilerinin köklerine gelince

Maalesef yukarıda yazdığım faydalı mikroorganizmalar hakkında ne varsa saksılardaki bitkilerin kökleri için pek geçerli değildir. Saksılarda varlıkları ve çalışmaları çok zor.  Hele iç mekanlarda yetiştirilen bitkiler için neredeyse imkansız. Bundan dolayı, saksı bitkilerine toprak hazırlarken çok bilinçli davranmalıyız. Torf toprak, dere kumu ve ponza taşı ile saksı bitkilerine uygun toprak karışımları yapın. İşi şansa bırakmayın. Ve bitki besinini de gerektiği gibi vermeyi ihmal etmeyin.

Yine de bir şeyler yapmak mümkün

Ama sadece dış mekan (bahçe, balkon) saksılarınızda, sürekli dışarıda kalması gereken bitkilerinize yapabilirsiniz. Ve saksı biraz büyükçe olmalıdır (en azından 30cm×30cm ebatlarında). Çiğ yumurta kabukları, hatta kırılmamış, çiğ bir bütün yumurta, biraz doğal gübre, biraz da çimen parçalarını saksıda en alta toprakla karıştırıp yerleştirin. Bu karışımın üzerini gübresiz toprak karışımıyla 3-4 parmak doldurun. Sonra fideyi onun üzerine oturtup saksının geri kalan boşluğunu yine gübresiz karışımla doldurun ve sulayın. Aynen bu şekilde yaparsanız iki ay sonrasından itibaren mucize gibi muhteşem bir gelişim görürsünüz.

Saksıdaki bitkilerin kökleri kimyasal etkenlerden fena zarar gör

Doğal gübre bile olsa, içerdiği tuz çeşitleri ve asitler diğer suni (kimyasal) gübrelerden farksız etkide olur. Onun için, doğal gübre verecekseniz yukarıda anlattığım gibi ya da ⇒ şu sayfada anlattığım gibi uygulamanızı tavsiye ederim. Eğer suni gübrelerden veya özel bitki besinlerinden verecekseniz yine çok dikkatli olun. Bitki kökleri saksıda iken doğal bahçe zemininde olduğundan kat kat daha fazla hassastır ve çeşitli ölüm riskleriyle karşı karşıyadır.

İlgili diğer sayfalar

⇒ Depolayıcı kökler
⇒ Kök çeliği

Yazar: Erdal Yüksel

Kategori: Botani

Etiketler: |


Sorunuzu / Yorumunuzu Aşağıya Yazabilirsiniz.

Lütfen sorunuzu konu ile ilgili sayfaya yazmaya gayret edin.

Sorunuzu/Yorumunuzu yazın:

Sorunuz cevabımla birlikte 1 saat veya en geç 24 saat içinde burada görünür olacaktır. Lütfen ara sıra kontrol edin. Hiç görünmüyorsa akıllı telefonunuzda önbellek temizliği yapmalısınız.