Ritüeller ders çalışmalarda başarıyı kesin kılar

Ritüeller yardımıyla “evde” ders çalışmalarda konsantrasyonu sağlama yolları, ritüel kelimesinin tanımı, odaklanamama problemine çözümler.

Ders çalışmalarda, kitap okuma çalışmalarında ortam, o ortamın çeşitli objelerle ritüeller ile verimlileştirilmesi..

Bu yazım ilkokuldan üniversiteye, özel kurslara kadar tüm öğrenciler içindir. Evde istekle, tam bir konsantrasyonla, başarıyla ders çalışma ve kitap okuma yollarına yönelik. Burada ritüeller ile ilgili tavsiyelerim okul öğrencilerinden başka, çok okuma-araştırma yapan veya yabancı dil öğrenen herkese yine aynı şekilde faydalıdır. Ev çalışmaları için.

Giriş

Burada ele aldığım yönüyle ritüeller konusu bir yönüyle alışkanlıklarla ilgilidir. Bir yönüyle de farkında olmadan alıştığımız ortamın / ortam şartlarının bizi nasıl etkilediği ve nasıl yönlendirdiğiyle ilgilidir. Örneğin yaygın rastladığımız bir problem: Daima televizyon seyreden bir insanın televizyon kapalı iken yemek yiyememesi, evde tek başına iken televizyonu sürekli açık tutmazsa huzursuz olması.. Dolayısıyla “alışma, bağlılık, hatta bağımlılık ile güven hissinin oluşması” gibi bir insani özelliğimizi bilinçlice kullanarak hayatımızı güzelleştirmemiz mümkün.

Ritüel nedir?

Ritüel nedir diye araştırırsanız, birçok kaynakta dini ayin, dini tören, ibadet, tapınma gibi kısacık bilgiler verilmiştir. Oysa ritüel, esas anlamı açısından, o ayinlerin bütünü değil, özü değil, dış kalıplarıdır ve gidişat usulüdür. Yani bir amaç için gereken araçlar ve eylemler topluluğudur, ama amaç değildir. “Amaca ilerlemek için gereken tüm konsantrasyonu, zihinsel odaklanmayı, zihinsel adaptasyonu sağlayacak ortamın ve ruh halinin çeşitli yollarla oluşturulmasıdır”.. Çeşitli eşyalar, kokular, sesler, kıyafetler, hareketler.. Her şey “gereken manevi hâl”in yakalanması içindir. Ve bu sayede o hâl yakalanır, ayin veya tören gerektiği gibi gerçekleştirilir. Ayrıca, daha yoğun çalışmalarda “transa geçmek için yapılması gerekenler”dir ritüeller.

Ayrıca: Racon, Protokol

Ritüelden kastettiğim mananın dilbilimcilerin tespitine göre “racon” kelimesiyle biraz yakınlığı var. Ayrıca, “protokol” sözcüğünün anlamlarından “Resmî bir etkinlikte insanların uyması gereken kurallar bütünü” anlamını da düşünün. Ortamın disiplini, saygınlığı, düzeni, etkinlik zamanındaki her şey bir bakıma ritüellerdir ve orada aynı amaçla toplanmış insanlar arasındaki sinerjinin gerçekleşmesine katkıda bulunur. Dolayısıyla etkinlik başarıyla yerine getirilir.

Esas konumuza uygun ritüeller neler olabilir?

Araçlar bütünü, o bütünlüğün kendi içindeki uyumu ve oradaki insanın o ortamda gireceği olumlu hal.. Ama, şimdi ritüellere geçmeden önce, amaçlarımıza bakalım:

  • Öğrencinin kendisini iç huzuru ile ders çalışmaya vermesi.
  • Çalışmalara tam odaklanması.
  • Öften püften sebeplerle konsantrasyonunun bozulmaması.
  • Ders çalışmaya hevesinin yerinde olması.
  • Sonuçta okulunda gerektiği gibi başarılı olması, dolayısıyla esas hedefine ulaşması.

Peki bunlar için ne gibi ritüeller gerekiyor? Ki o ritüeller sayesinde çocuk çalışma masasına her oturduğunda adeta ders çalışma sevgisiyle büyülenmiş olsun? Mesele kısaca “alışılmış ve huzurlu hissedilen elverişli şartlar” ile ilgilidir. İyi bir konsantrasyon için insan yabancılık çekmeyeceği, “benim kendi ortamım” diyebileceği, kendisini rahat ve huzurlu hissedeceği bir ortam oluşturmalıdır. Ortamın kendisi, dekorasyonu, kokusu, ışığı, süs eşyaları vesaire her şey bir arada olarak, orada ders çalışacak kişinin ritüelleridir.

Hâl, “mood”..

İsteğin, hevesin, şevkin gelmesi.. ya da “verimli çalışmalarda bulunacağınız bir ruh haline girmeniz” nelere bağlıdır? Kişiye göre değişir. Ama, kişi kendisine göre ritüeller oluşturursa, derslerini hep o ortamda ve şartlarda çalışırsa, sonunda o ortama ve o şartlara her girdiğinde kendisinde ders çalışma şevki, konsantrasyon olabileceği hal, gereken iç rahatlığı ve başarılı olacağına dair güven hissi hemen gelecektir.

Dikkat: Bilimsel tespitlere göre beynimizin herhangi bir şeye alışması, adapte olması için 21 gün gerekiyor. Yeter ki “öyle olacak” diye inanarak devam edin. Ritüelleriniz yerine oturur. Ve sonrasında o şartlara girdiğinizde artık başarılı bir şekilde ve seve seve derslerinize çalışır hale gelirsiniz. Yılmayın.

1- Çalışma yeri

Evde herhangi bir köşe, bir odanın bir köşesi.. Aslında ayrı bir oda olabilir ki en iyisidir. “Çalışma odası”. Sadece ders çalışmak için, sadece kitap okumak için, ve sadece kişiye özel. Eğer öğrenci çalışma odasını kardeşiyle paylaşmak zorunda ise, oda içinde her ikisi için ayrı ayrı çalışma masaları ya da kocaman uzunca bir dikdörtgen masa olmalıdır. Ama özel bir “çalışma odası” mümkün değilse, o takdirde oturma odasının bir köşesini çalışma köşesi haline getirin.

Bir çocuğun kendisine ait yatak odası olsa bile, odayı aynı zamanda ders çalışma mekânı gibi düşünmek hata olur. Onun yerine evin salonunun, oturma odasının bir köşesini çocuğun ders çalışma mekanı olarak dizayn edin. Çocuğun odası ise onun kişisel yaşam alanıdır. Dinlenecek, uyuyacak, isterse oyun oynayacak, isterse müzik dinleyecek. Ama ders çalışmalarını da orada yapmamalı. Veya oda yeterince büyük ise, bir kısmını “yatak odasında belirli bir sınırlamayla ayrı bir bölüm” olarak ders çalışma alanı haline getirin.

2- Huzur verici ortam ve objeler

  • Ortamda rahatlatıcı mavi renk tonlarının hâkim olması önemlidir. Yer yer pembe, serin sarı, açık yeşil, beyaz, açık turuncu (ya da kavun içi) renklerde eşyalar kalabalık yapmayacak, fazla dikkat çekici olmayacak şekilde olabilir. Gri, kırmızı, kahverengi ve siyah renklerde eşyalara ortamda fazla yer vermemeye gayret edin.
  • Işığın şiddeti gözleri yoracak kadar yüksek olmasın. En küçük yazıları bile çok iyi görebileceğiniz şiddette ışık yeterli ve gereklidir. Daha düşüğü ise iyi gelmez.
  • Ortamda fazla eşya olmasın. Dekorasyonun orayı ferah göstermesi lazım. Her şeyin ferahlık hissi verecek tarzda olmasını sağlayın.
  • Tertemizlik, büyük bir düzen, ahenk, uyum yine önem taşır. “Ben dağınık oda seviyorum” diyen film karakterlerinin etkisinde kalmayın. Bazı bilimsel araştırmalar göstermiş ki dağınık, düzensiz evlerde yaşayan çocuklar okulda pek başarılı olamıyor.

3- Motivasyon sağlayıcı nesneler

Ortamdaki eşyalar arasında motivasyon sağlayıcı, hedefleri hatırlatıcı objeler olması önem taşır. Motivasyon için, çalışmalarınızdaki nihai hedef ne ise ona göre fotoğraflar olabilir. İlgili maketler olması iyidir. Sevdiklerinizden kalma hatıra eşyaları. Mesela diyelim ki çok sevdiğiniz bir aile büyüğünüz vardı. Sizin okumanızı yükselmenizi çok isterdi. Size bir şey hediye etmişti. Şimdi hayatta değil ama o hediyeyi sevgiyle koruyorsunuz. İşte o eşya çok etkili bir motivasyon aracı olabilir. Ve ayrıca küçük çocukluğunuzda beri çok sevdiğiniz bir oyuncağınız. O odada, o ortamda olmalı.

Motivasyon sağlayıcı nesneler arasında bilgiye erişim araçları da elbette olacak. Yani kitaplar, cetvel vb araçlar, internet, bilgisayar. Bu arada, bilgisayar sosyal medya hesaplarına bağlı tutulmamalıdır. Çalışma ortamının bilgisayarı sadece ve sadece eğitim amaçlı olmalı. Fakat eğer sosyal medya öğretmenlerle sadece dersler üzerine iletişim için olacaksa o başka.

4- Ders çalışma kıyafetim de olsun mu?

Ritüelleriniz arasına gereksiz “olmazsa olmazlar” katmamaya özen gösterin derim. Özellikle de sürekli oradan oraya taşınması gereken şeyleri ve kıyafetleri ders çalışma ritüelleriniz arasına sokmayın. Her şey çalışma köşenizle sınırlı kalsın. Parmağınızda uğurlu yüzük, boynunuzda uğurlu kolye filan bu amaçla olmaması daha iyi. Çünkü kolayca kaybolabilecek şeyler bunlar. Ve eğer kaybolursa kendi kendinize hiç olmaması gereken bir sorun çıkarmış olursunuz.

5- Müzik, kahve?

Ders çalışırken müzik olmamalıdır. Ancak, ara molalarda olabilir. Çay, kahve, kurabiye yine ders çalışma eşliğinde olmaz. Bunların yeri ara molalar.

6- Ara vermeler

Küçük çocuklarda 20 dakikada bir mola vermek iyi olur. Duruma göre 30 dakikada bir. Büyük çocuklarda 20 – 30, veya 40 dakikada bir, kişiye göre değişir. Yetişkinlerde ise yine kişiye göre değişir. 20 ila 50 dakika arasında. Bunların dışında daha uzun süre konsantrasyonda kalmak için kendinizi zorlamayın. Ara sıra bir süreliğine mola verin. Ama kendinizi çalışmaya kaptırıp vaktin nasıl geçtiğini anlamazsanız, unutursanız o başka. Böylesi çok daha iyi. Ara molalar kesinlikle 20 dakikayı bulmasın. Bunu bile kendinizce sihirli bir hale getirin. Mesela 12 dakika gibi veya kaç dakikayı uygun bulursanız, net, değişmeyecek bir mola süresi tespit edin. 20 dakikanın altında kalması şartıyla.

Evde ders çalışma süresi

Evde ders çalışma süresi ise, ara molalar dahil bir oturum 3 saatin altında olmalıdır. Çok daha fazla uzun sürmesi gerekiyorsa o zaman temel ana bloklar halinde ikiye veya üçe bölün. Blok aralarında en az bir saat, zihninizi ve gözlerinizi hiç yormayacak başka şeylerle uğraşın. Her bir blokta ara molaları unutmayın.

7- Ev hayvanları

Kedi, köpek olmasında sakınca yok. Bunlar ya bir köşede oturur, ya ortada dolaşır. Kediler ve köpekler evde huzur ve motivasyon kaynağı, pozitif enerji trafolarıdır adeta. Fakat ders çalışırken kucağınıza almayın. Onlarla oyun oynamaya girişmeyin. Çalışma odasında bulunmaması gerekenler: Akvaryum olmamalı. Kafeste kuş, asla olmamalı. Çünkü bir odada akvaryum ile veya kafeste kuş ile yaşamak insanların genetik hafızalarında yer etmemiş şeylerdir ve ciddi çalışmalar esnasında strese neden olabiliyorlar. Bunları çalışma odanızın veya çalışma köşenizin dışında, başka yerlerde tutmalısınız. Çalışmalarınızda mola verdikçe isterseniz yanlarına gidersiniz.

Konsantrasyon bozucu etkenler

  • Akıllı telefonların bildirim sesleri başta gelir (bilimsel tespit). Ders çalışma esnasında telefonunuzu tamamıyla kapalı tutun. Ara molalarda bile sakın açmayın. Buna çok ciddi önem verin.
  • Kalemle, tespihle oynamak, sakız çiğnemek. Hepsi yanlış. Elinizde hiçbir şey olmasın ve hiçbir şeyle oynamayın. Sadece kalem, eğer yazmanız, çizmeniz gereken bir şeyler varsa kalemi elinize sadece o amaçla alın. Ağzınızda da bir şey olmamalı. Sakız bile.

Bir türlü odaklanamamak, konsantre olamamak

Bilimsel araştırmaların sonuçlarına göre sosyal medyada vakit geçirmek, bilgisayar oyunları ve saatlerce televizyon seyretme alışkanlığı insanların derslere, hatta mesleki çalışmalarına odaklanamama sorunlarına yol açıyor. Odaklanamıyorsunuz. Konsantre olamıyorsunuz. Sabredemiyorsunuz. Kendinizi bir çalışmaya verdiğinizde, kısa bir süre sonra bir bakıyorsunuz bambaşka bir şeyle uğraşmaktasınız! Bu maalesef çağımızın ciddi problemlerinden. Dış etkenler bir yana, çağımızda, insanlar kendi çalışmalarını en çok kendileri baltalıyor!

Çözümler

  • Sosyal medya ve bilgisayar oyunları: Bunların tümüne ayıracağınız vakit, toplamda günde (yani her bir 24 saat içinde) yarım saati bir dakika bile aşmamalıdır.
  • Televizyon dizilerini, çizgi filmleri, televizyondaki ıvır zıvır programları hayatınızdan çıkarın. Onların yerine vaktinizi elinize bir kitap alıp okuyarak değerlendirmeyi alışkanlık haline getirirseniz sizdeki olağanüstü zekâ açılımına, rahatlık ve huzur gelişimine inanamayacaksınız. Bu nimetten mahrum kalmayın.
  • Telefon ile veya Whatsap ile gevezelikleri de bir hayli azaltın. Arkadaşlarınızın gevezelik ihtiyaçlarının kölesi olmayın. Hayır demeyi bilin.
  • Herkesin mutlaka izlenmeli dediği filmlere bile, ne olursa olsun, haftada sadece bir gün, üç saati aşmayacak şekilde hayatınızda yer verin. Böylece, o fırsatı en iyi filmler için değerlendirirsiniz. Hayatta daima her şeyi kendi esas benliğimize göre, öncelikli sorumluluklarımıza göre ve gerçekten ihtiyacımız var mı yok mu düşünerek, seçerek almayı bilmeliyiz.
  • Sosyal medyada değil, normal gerçek hayatta, gerçek ortamlarda arkadaşlarınızla vakit geçirin. Akrabalarınızı ziyaret edin. Bunlar hayatınızı canlandırır. Bunlar gibi gerçek hayatta spor aktiviteleri, sanatsal faaliyetler, ibadetler insanların gıdalarındandır.
  • Öğrenim hayatınızda başarılı olmanızın yolu hayatınızı güzel bir disiplin altına almanızdan geçer.

Son söz

Konuyu özetlemek gerekirse, ritüel (veya ritüeller) haline getirdiğimiz ortam + ortam şartları eşliğinde ders çalışmak bizi başarıya götürür. Zira en önemli şart mükemmel bir şekilde odaklanarak çalışmaktır. Yani konsantrasyon gerçekleşmeli ve sekteye uğramamalıdır. Çalıştığımız ortamda her şey buna hizmet etmelidir. Huzur verici eşyalardan motive edici unsurlara kadar.

Yazar: Erdal Yüksel

Kategori: Yaşam

Etiketler:


Sorunuzu / Yorumunuzu Aşağıya Yazabilirsiniz.

Lütfen sorunuzu konu ile ilgili sayfaya yazmaya gayret edin.

Sorunuzu/Yorumunuzu yazın:

Sorunuz cevabımla birlikte 1 saat veya en geç 24 saat içinde burada görünür olacaktır. Lütfen ara sıra kontrol edin. Hiç görünmüyorsa akıllı telefonunuzda önbellek temizliği yapmalısınız.