Bitkilerde bağışıklık, savunma

Bitkilerin doğada değişen uygunsuz şartlarda hayatta kalma amacıyla geliştirdikleri tedbirler açısından yaşam döngüleriyle ilgili iki yönünü tanıtmaya çalıştım.

Bu yazımda bitkilerin doğada değişen uygunsuz şartlara ve tehlikelere göre hayatta kalma amacıyla geliştirdikleri tedbirler açısından yaşam döngüleriyle ilgili iki yönünü tanıtmaya çalıştım. Yani bitkilerde bağışıklık sistemi ve savunma mekanizması.

Bitkiler bir yerinde oluşan hastalık, bitlenme gibi tehlikelere karşı savunmaya girerler. Aşağıdaki resimde gördüğünüz gibi bir yerdeki tehlikenin mesajı bünyeye gider. Bünye hastalıklı yerden kurtulmaya çalışırken diğer kısımlarında gereken tedbirleri almaya girişir. Fakat bazı şeyler eksikse bunu beceremez. Neleri eksik bırakıyoruz, bu sayfanın konusu.

Bitkilerde savunma mekanizması

Bitkileri beslemek gübrelemek her zaman işe yaramaz. Önce bitkilerin ne olduklarını ne olmadıklarını bilmelisiniz.

Savunma mekanizması

Savunma mekanizması deyince çoğumuzun aklına ilk gelen şey kaktüsün dikeni, zakkumun zehiridir. Oysa gerçekte bitkilerin tüm hayat fonksiyonları peşpeşe devreye giren savunma mekanizmaları üretimidir. Hayatta kalmak için, türünü devam ettirmek için gerçekleşen yaşam süreçleri. Suda köklendirmek için uğraştığınız bir bitki eğer kök salıyorsa savunma mekanizması üretiyor anlamına gelir. Açelyanız tomurcuklanıyorsa bu da bir savunma mekanizması faaliyetidir. Kışın yapraklarını dökmek de öyle, baharda yeşermek de öyle.

Bazı bitkiler kışın, bazı bitkiler yazın dinlenmeye çekilir. Zorunlu bir ihtiyaçtır. Siz bir dalı köklendirmeye, bir bitkiye çiçek açtırmaya ne kadar hevesli iseniz dinlenme süreçlerini kollayıp gerekeni yapmaya da aynı şekilde hevesli olmalısınız.

Savunma mekanizmalarının işlemesi için hava hareketleri şart

Bitkiler bizim gibi rahat nefes alamaz. Bizim hiç durmadan otomatik çalışan kaslarımız var. Akciğerlere hava giriş çıkışı her an hiç durmadan devam ediyor. Canlı bünyesine hava giriş çıkışının ne kadar önemli olduğunu kendimizden anlayalım. Nefes almamız dursa ölürüz. Hiç uzun sürmez. Bitkilerde de nefes almak bizde olduğu gibi önemlidir. Ama onların nefes almaları için ortamda hava sirkülasyonunun olması lazım. Yaprakları etkileyecek kadar esinti büyük önem taşıyor. Yoksa yaşam faaliyetleri süreci iyi işlemez. Çoğunuz evlerde bitkilerin bozulmasından şikâyetçisiniz. En yaygın sebep ortamda hava hareketlerinin olmayışıdır.

Bağışıklık sistemi

Bitkilerde ana hatlarıyla dörde ayrılır:

1) Zarar verecek virüslere, bakterilere, mantarlara, bit böcek vs parazitlere karşı kendilerini korumak için ürettikleri maddeler (genelde zehir deriz).

2) Mevsim değişikliklerine göre yapılanmaları ki bunu en çok potasyum yardımıyla nişastalı şekerli dokular oluşturmayla yaparlar. O dokular hem yazın sıcaktan korur, hem susuz kalma riskine göre az da olsa su depolar, hem de kışın soğuklardan merkez vasküler bölgeyi korumaya yarar.

3) Dinlenmeye çekilmeleri.  Bazı bitkilerde çok ani oluyor. En hassas örnek siklamen. Olumsuz şartlarda bütün yapraklarıyla çiçekleriyle irtibatı keser. Öldü sanırsınız. Aslında yumrusu gayet sağlıklı bir şekilde şartların düzelmesini beklemektedir. Bitkilerin dinlenmeye çekilmelerindeki ustalıkları geçirdikleri evrime göre değişir. Birkaç tür çöl kaktüsü soğukta bütün dokularıyla öyle bir kilitlenirler ki su içinde kalsalar etkilenmezler. Bazı kaktüslerse serin havada ıslak toprakta hemen çürür. Bitkilerden birçok türler kışın bütün aktivitelerini durdurur. Eğer durdurmasalar taze gelişimler soğuktan kolayca donacak, bütün emekler boşa gidecektir.

4) Dikenlerle ve dokunulduğunda can yakıcı asit salgılayan hassas uzantılarla kaplanmaları.

Mikroplarla baş edebilmelerinden tutun da yaz sıcaklarına dayanacak şekilde yapılanmalarına, hayata devam etme amacıyla dinlenmeye çekilme ihtiyaçlarına kadar hepsi önemlidir.

Bitkilerde bağışıklık sistemi nasıl güçlenir?

Öncelikle gereken şey fotosentez yapmalarının hiç kesintiye uğramamasıdır. En başta gerekli faktör esinti (hava hareketleri). Sonra yeterli güçlü ışık, yeterli ısı, besleyici doğru toprak, doğru gübreleme, doğru sulama..

Her şeyden önce yukarıda anlattığım tüm faktörlerin yerinde olması lazım. Çok önemli diğer bir faktör ise toprakta kitin maddesi bulunması, bitkinin onu kökleriyle alabilmesidir. Kitin toprağa böcek kalıntılarından geçer. Bitkilerin bağışıklık sistemindeki rolü çok yüksektir ve bu tartışılmaz bir gerçektir. Doğal humuslu toprak kitin içerdiğinden dolayı saksı bitkilerinde kullanılması ya da torf toprakla karışım yapılması hayati önem taşır. Kitin sadece tam doğal şekilde oluşmuş bitkisel çürüntülerde bulunur. Çünkü bunlar böceklenir, kurtlanır ve o böceklerin, kurtların kalıntıları toprağa kitin kazandırmış olur. Bitkilerin bağışıklık sistemini güçlü tutmada yardımcı bir şey daha var:  ⇒ yapraklardan besleme çok büyük fayda sağlar.

Yazar: Erdal Yüksel

Kategori: Botani

Etiketler:


Sorunuzu / Yorumunuzu Aşağıya Yazabilirsiniz.

Lütfen sorunuzu konu ile ilgili sayfaya yazmaya gayret edin.

Sorunuzu/Yorumunuzu yazın:

Sorunuz cevabımla birlikte 1 saat veya en geç 24 saat içinde burada görünür olacaktır. Lütfen ara sıra kontrol edin. Hiç görünmüyorsa akıllı telefonunuzda önbellek temizliği yapmalısınız.