Dükkân bitkileri

Burada başlık esnaf çiçekleri de olabilirdi. Ancak dükkân bitkileri demenin daha doğru olacağını düşündüm. Çünkü mekân ile ilgili bir konu. Meslekler ile ilgili değil. Konumuz dükkanlarda süs/dekorasyon amaçlı bulundurulan, saksıda yetiştirilen süs bitkileridir.

Dükkân bitkileri dükkanların içinde de dışında da olabiliyor.Esnaf çiçekleri veya dükkân bitkileri.. Kim, hangi bitkileri tercih eder? Bitkileri mekanların çeşitli imkanlarına göre düşünürüz. Peki nedir bu imkanlar? Yeterli alan ve yeterli ışık.. Başlıcaları bunlar.

Hangi dükkanlarda hangi bitkilere rastlarız?

Ben kasap dükkanlarında kısa boylu difenbahyalara çok rastlamışımdır. Genelde tezgahın üstünde, yüksekte tutuyorlar. Diğer bitkilere de yer veriyorlar. Kasapların gözleri sürekli etlerle meşgul olunca, sanıyorum çevrelerinde canlı yeşilliklere ihtiyaç duruyorlar. Ölü hayvan parçalarına ve “şüpheci-güvenmeyen” müşterilerin yüzlerine karşılık, iç açıcı ve hayat dolu yeşil bitkiler.

Eczacıların zevkleri daha değişik. Pek büyük olmayan ve ilginç bitkilere yer verirler. Çiçekli antoryumlara da eczanelerde rastlamışımdır.

Seyahat acentelerinde uzunca orta boy kaktüs ve benzeri bitkiler gözümüze çarpar.

Araba galerileri ve mobilyacı dükkanlarında Yucca ve Dracaena türlerine rastlarız.

Kuaför salonlarında difenbahyalar, salon palmiyeleri (chamaedorea, kentia, areka vs)  çiçekli olarak ise orkideler ve antoryumlar.. Yuka yine pekçok dükkanlarda olduğu gibi buralarda da olabiliyor.

Lokanta, kafeterya gibi yerlerde en çok yapay plastik süs bitkilerine yer verirler. Bazı küçük masalı kafeteryalarda ise her masanın ortasında mini bir saksıda küçük ama gösterişli sukulentler görürüz.

Bir de çiçekçi dükkanları var. Bunlarda süs bitkileri satış amaçlıdır. Ve çabucak bozulmamaları için o dükkanlarda özel şartlar sağlanması gerekir.

Dükkan önü dış mekan süs bitkileri

Bazı yerlerde dükkanların önünde, dışarıda ya zeminde küçük toprak alanlarda ya da saksılarda süs bitkilerine rastlarız. Saksıda olarak 1m’den uzun servi fidanlarına ve yukalara sık sık rastlarız. Zeminde toprak alan varsa oralara yaşanılan ilin/ilçenin iklim şartlarına uygun bitkiler ekenler var. Zakkum en sık rastladıklarımızdan biridir. Mevsimlik (kısacık ömürlü) küçük bitkilerden de ekerler. Gece sefası ise dükkanların önlerindeki küçük toprak alanların adeta olmazsa olmaz bitkilerindendir.

Dükkân bitkileri ile ilgili son söz

Dükkan sahipleri gece uykusu dışında günlük yaşamlarında evlerinden çok dükkanlarında zaman geçirirler. Adeta esas yaşam alanları dükkanlarıdır. Bu kişiler eğer çiçek yetiştirmeye meraklı ise dükkanlarında birkaç saksı canlı bitki bulundurmak ister. Diğerleri ise dekorasyon ve süs amacıyla dükkanlarında canlı veya yapay bitki bulundurur. Sizin de bu konuda gözlemleriniz, eklemek istedikleriniz varsa lütfen aşağıya yazın.

Yazar: Erdal Yüksel

Kategori: Yaşam

Etiketler:

'Dükkân bitkileri' hakkında sorular, açıklamalar

  1. Zeliha, Gaziantep dedi ki:

    Çok güzel bir yazı. Ellerinize sağlık. Webde yazı yazmaktan anlamam o yüzden cahilliğimi bağışlayın, zor mu bilmiyorum ama adı geçen bitkiler mavi olsa tıklayıp o bitkinin sayfasına gidebilsek. Tabi mümkünse. Yine de harika bir yazı.
    Bence dükkanda, evde, hatta köylerde olduğu gibi merdiven kenarlarında çiçek yetiştiren insanlarda farklı bir şey var. Estetik duygularla mı ilgili, nedir?
    Mesela geçen gün çatır çatır yanan bir Antep öğlesinde şehir merkezinde bir apartman dairesi dikkatimi çekti. Bütün balkonlar boşken sadece o katın balkonu baştan başa kırmızı mercan çalısı ile doluydu. Muhteşem görünüyordu. Gözlerimi alamadım. Bütün binalar, bütün balkonlar çiçekle dolu olsa keşke.:)

    ben de birkaç örnek vereyim :) yaprak güzeli, mor yonca, parlak mustafa, mum çiçeği, kauçuk çiçeği gibi. kauçuk demişken 99 da başladığım ilk okulun bir köşesi de kauçuk çiçekleri ile bezenmişti. :)

    Çiçeksever kişilerin sayısının çoğalmasını isterim. Size de mutlu günler dilerim.
    ***
    Teşekkür ederim. Adı geçen bitkileri tavsiyeniz üzere linkli yaptım. Bütün balkonların çiçeklerle dolu olmasına gelince, bir hayli zor iş. Tehlikesi de var. Ağırlık yaparlar ve depremler için ciddi risk teşkil ederler. Veya fırtınalarda bir şekilde düşerek çevreye insanlara ciddi zararlar vermeleri mümkün. Böyle şeyler beni korkutuyor.
    Konumuz dükkan bitkileri olunca, mesela Yunanistan’da bazı taverna, lokanta, kafeterya gibi yerlerin bahçelerinde çok eski usul, fakirlik yıllarına ait atmosfer oluşturmayı severler. Kocaman peynir tenekelerini beyaza boyamış, içlerine sardunya gibi eski tip süs bitkilerinden ekmişler.. Sandalyeler yine çok eski usul, tahtadan.. Her yer tertemiz.. Kendilerinden bir yazar şöyle demiş: “Öyle bir yere gidince kendinizi ninenizin evinin küçük temiz avlusunda hissedersiniz”.. ve yine eski tarzda şarap fıçıları bir köşeye iliştirilmiş. Her şeyiyle kendilerine has, eski usul, otantik. Ama bizde öyle şeyler pek göremiyoruz. Tam bir plastik çağında yaşıyoruz. Eski güzellikler unutuldu gitti.

  2. Zeliha, Gaziantep dedi ki:

    ne kadar doğru. son beş ayda bir kere şiddetli rüzgardan bir kaç kere de yan evin damından bizim eve girmeye çalışan arsız kedi yüzünden saksılarım sokağa, bahçeye düştü. tehlike arz ediyor kesinlikle. çareyi kapıyı açık bırakmakta buldum. balkona ağırlık yapıp yapmadığımı ben de düşünmüştüm :( ne yapabilirim ki? ancak devasa saksı içinde mini ağaççık hayalimden vazgeçebilirim.
    yunanistana da bayıldım. gezi yazıları yazsanız o da zevkle okunur.
    ***
    Bina sağlam ise ve 4 katı geçmiyorsa, balkonun da sapasağlam olduğundan eminseniz biraz ağırlıktan bir şey çıkmaz. Gezi yazıları çok isterdim ama hiçbir yere gittiğim yok. İnternetten gördüklerimi yazsam aynı şey olmaz.


Sorunuzu / Yorumunuzu Aşağıya Yazabilirsiniz.

Lütfen sorunuzu konu ile ilgili sayfaya yazmaya gayret edin.

Ön Adınızı ve şehrinizi yazın:

Sorunuzu/Yorumunuzu yazın: